Aradığınız kişiye şu anda ulaşılamıyor.

Kontrol edilemez bu dünyanın içerisinde yüzleşmeye başladığım sorunlardan biri de kontrol etmeye çalışmak oldu. Tam olarak kesintisiz bir şekilde on aydır evden çalışıyorum, başlangıçtan itibaren bu kadar uzun süre evden çalışabileceğimi düşünmemiştim. Üzerinde bir de pandeminin başında başladığım yeni işimin sistemi zaten evde çalışma üzerine kurulu olunca, tamam dedim hayatımın sonuna kadar evde kalacağım.

Bir dönem bunun getirdiği sorunlar ile uğraşırken yaşam alanımda radikal değişimler yaptım. Eşyalarımı değiştirdim, eskiye dair ne varsa elden çıkardım vs derken farkında olmadan gözümün önünde olan her şeyi kontrol etme isteği ile yanıp tutuşuyormuşum.

Zaten çok uzun zamandır telefon bağımlılığımı farkındaydım. Telefonumun sesini asla kısmaz ya biri bana ulaşamaz ve kötü bir şey olursa düşüncesi ile yemek masasına dahi telefonsuz oturmazdım. Bu iş gittikçe kötü bir hal almaya başladı ve gece gelen bildirimlere dahi cevap vermediğim ya da bakmadığım an kendimi huzursuz hissettirdiğimi gördüm. Bununla alakalı ufak ufak alıştırmalar yapmaya başladım. Şimdilik telefonu sessize aldım ve en azından gece uykuya dalmaya başladığım an interneti kapatıp, telefonu masamda bırakmaya çalışıyorum.

Yahu bakmayın bunların ufak hareketler olduklarına, benim için aşılmaz yolun bir parçası. Sanki dünyayı ben yönetiyorum da yetkili biri bana ulaşamazsa dünya çöker hissi ne demek anlayamazsınız. İyice saçmalamaya başladı diyenleriniz olursa klişeler klişesi bu dünyada saçmalamaktan korkmayanlar olarak dünyayı kurtaracağız haberiniz olsun. Bu sorun tam olarak nerede ve nasıl başladı hiçbir fikrim yok ama hayatımı etkileye başladığını ise tam olarak gideceğim seyahate hazırlanırken anladım ve orada şöyle bir sopa kafama vurdu.

Şehir dışına yolculuk yapacağım bir hafta kadar. Normalde ya da eskiden diye değiştireyim bir yere gitmek benim için markete gitmek ile eş değerdi. Ama eve girdiğimiz şu süreçten beri garip garip huylar edinmeye başladım. En basitinden ben evde olmadığım an ya odamın düzeni bozulursa. Bakın çok saçmaaaa biliyorum ama gerçekten bunları düşünüyorum. Kim benim odamı ne yapsın yahu. Kafamda gitmemek için bin tane bahane arıyorum. Ya ben uçaktayken telefonum kapalı olduğunda acil bir şey için biri bana ulaşamazsa? Çünkü biliyorsunuz, dünya benim sayemde dönüyor. Ya da bir şey olursa ve ailemin bana ihtiyacı olursa? Bir senedir evdeyiz ve hiç böyle bir durum yaşanmadı ama evde olamayacağım ya böyle bir şey olabilir sonuçta, değil mi? Eğlenmek benim için kafamın içinde döndürdüğüm o dünyaydı ve ben oradaki dünyayı kötü kalpli maskeli bir hayaletin eline bırakmıştım.

Bir şeyleri kaçırıyor olmaktan korkmanın temelinin olduğu aşikardı. Evde olduğumuz her an sadece biz evdeymişiz gibi hissedebiliyorduk ve dışarıdaki o kocaman dünyayı kaçırdığımız düşüncesi ise aklımızı kaçırmamıza neden olabiliyordu. Dünya bizsiz dönemeyecekmiş hissinin yarattığı o benlik egosu, sanırım benim de biraz olsun aklımı kaçırmama yetti. Kendimizi gördüğümüz o önemli kişilik biz olmazsak hayat durur noktasına kadar gidebiliyordu.

Kafamda kurduğum ben olmazsam dünya olmaz, aslında kendi dünyamı sağlama almaya çalışmaktan başka bir şey değildi. Dünyanın biz olmadan da döndüğü apaçık ortadaydı. Sonuç olarak hayat bizsiz de devam ediyor ve olmadığımız her yer için yerimizi dolduracak kişiler mutlaka bulunuyor. Evrende boşluk yasası yokturun en doğru tanımını yaptım az önce size bilmem farkında mısınız?


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Telaşsız Bir Hayatın Kıyısında.

Güneşin Doğduğu Yerde Kadınlar Var!

Yorgunluk, Umut ve Sessiz Bir Çığlık.