İyi ki!


 




Güneşin en tepede olduğu sıcaklığın buram buram hissedildiği bir yaz sabahında dünyaya geldim. Yani bizimkiler çok sıcak olduğunu söyledi tabii ki hava durumunu hissedebilecek noktada değilmişim.

Bugün doğum günüm, dokuz buçuk sularında insan olarak annemin karnından çıktığımda herkes çok şaşırmış. Birincisi anne karnındayken pek bir hareketliymişim bundan dolayı bir kedinin dünyaya geleceğini falan sanmışlar, ikincisi ise çok çirkinmişim. Çok küçük ve yeni doğan bebeğinin güzelliğinden çok uzak bir bebek olarak doğmuşum. Sevgili ailem bu ayrıntıları vermese de olurmuş bence.

Doğumum ile ilgili en güzel ayrıntı en sevdiğim mevsimde en sevdiğim ayda doğmuş olmam. Belki de bu ayda doğduğum için seviyorumdur, bu paradoksu çözecek kadar yaşam enerjim yok şu an. Ara ara kendime yükseldiğim bu yazı nereye gidecek bilmiyorum ama kendime bir doğum günü yazısı yazmak istedim. Birkaç gündür üzerinde düşündüğüm bir soru var.

Korkmasaydım.

Eğer korkmasaydım nasıl bir insan olurdum?

Korkmasaydım ne yapardım?

Acaba korkmasaydım şu an başka bir ülkede olur muydum, korkmasaydım sevdiğim herkese bağıra bağıra onları ne kadar sevdiğimi söyler miydim, korkmasaydım nefret ettiğim her şeye karşı davranır mıydım, korkmasaydım şu anda başka bir iş yapıyor olur muydum, peki korkmasaydım cesaretli bir insan olur muydum?

Eğer korkmasaydım şu anda başka bir ülkede yaşama şansını elde ederdim, korkmasaydım da sevdiğim insanlara şu an olduğu gibi davranırdım, korkmasaydım nefret ettiğim şeyler şu an hayatımdaki kadar yer kaplardı, korkmasaydım başka bir iş kesinlikle yapıyor olurdum, korkmasaydım en az şu an olduğum kadar cesaretli bir insan olurdum.

Birçok sorunun cevabı şu an olduğum insan gibi olurdu. Farklı olabilir miydi, sanmıyorum. Her şey başladığı yerde şekil aldığına göre şu an başka bir yerde olmadığım için her şey andaki gibi olmaya devam ederdi.

Anda olduğumuz insanı değiştirerek ancak farklı bir gelecek sahibi olabiliriz, bu yüzden korkmuyorum ya da zaman geçtikçe korkuyu yenmeyi daha fazla başarıyorum.

Bazen gelecekten ödüm kopuyor. Yaşadığımız ülkenin şartlarından dolayı, insanlarından ve zamanın belirsizliğinden ancak biliyorum ki birçok şartı ve belirsizliği korkuyla yenemem. Kendime güvenerek ve zamanın getirilerine karşılık dimdik durarak gelecekten korkmayabilirim.

Evet bu bir iyi ki doğdum yazısı olacaktı, korkularımdan bahsettiğim bir serzeniş değil. Ancak korkularımı yendikçe iyi ki varım diyorum. Belki hayatta ben olmasam dünya için bir şey değişmeyecekti ama gün geçtikçe olduğum hayattan daha çok keyif alıyorum.

Her şey yolunda gitmiyor, birçok sorun varlığını devam ettiriyor. Bir masalda değiliz, sihirli değneğimiz ya da bir cinimiz yok. Ancak gittikçe görüyorum ki sorunlarla baş etmek daha kolay bir hal aldı ya da sorunlar daha az önem arz eder oldu. O yüzden yaşamın içerisinde kıyısında ya da köşesinde her neresindeysek daha bir tatlı olmaya başladı. İnsanlara daha az tahammül edilir olması da cabası. Müdanasız, sorgusuz sualsiz hayatından korkmadan insan çıkarmak oldukça hoş hissettirmeye başlamışken tüm yüklerden kurtuluyorsun. İşe yaramayan ne varsa tek tek giderken daha az üzülüyorsun. Belki canın yanıyor ama geçeceğini bildiğin için canını sıkmıyorsun, duygunu sindirerek yaşamayı öğreniyorsun.

Ayyy içiniz bayıldı değil mi, şu an yazdığım satırlardan sonra imdaaattt diyesim var. Gittikçe hayattan keyif alan bir insan oluyorum ve diyorum ki iyi ki doğdum ben, iyi ki bu dünyada varım, iyi ki bu dünyaya katkı sağlamak için uğraşıyorum, iyi ki ışık saçmaya çalışıyor, kendi dünyamı güzelleştirdikçe hayatıma aldığım insanlar daha bir güzel oluyor.

Ve bu satırları okuyan kişi burada olduğun için teşekkür ederim, iyi ki bu dünyada varız. Umarım iyi ki var olduğun için kendine teşekkür ediyorsundur ve benim burada kimi zaman acıların kimi zaman polyannacılığın dibine vurduğum yazıları okurken pişman olmuyorsundur.

Ve anneciğim ne olursa olsun bize yaşatılan bu dünya ile mücadele ettiğimiz için mutluyum, gittikçe hayattan keyif alan kadınlar olmamızı büyük gurur ile izliyorum. İyi ki doğurdun, iyi ki doğdum.

 

 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Telaşsız Bir Hayatın Kıyısında.

Güneşin Doğduğu Yerde Kadınlar Var!

Yorgunluk, Umut ve Sessiz Bir Çığlık.